- dikkatlice
- attentively, carefully, cautiously.
Saja Türkçe - İngilizce Sözlük. 2010.
Saja Türkçe - İngilizce Sözlük. 2010.
göz yoklaması — is. Başkalarının dikkati onun üzerinde olma, kendisini izleyenlerin değerlendirmesini dikkatlice görme, göz hapsinde tutma Başka çare kalmadığını anladı ve kendisini üç Ankaralı kadının bu sıkı göz yoklamasına bıraktı. Y. K. Karaosmanoğlu … Çağatay Osmanlı Sözlük
pürdikkat — sf., ti, esk., Far. pur + Ar. diḳḳat 1) Çok dikkatli 2) zf. Dikkatlice Atasözü, Deyim ve Birleşik Fiiller pürdikkat kesilmek … Çağatay Osmanlı Sözlük
satır satır — zf. 1) Bütün satırların hepsini okuyarak, her satırla ilgilenerek 2) mec. İnceden inceye, dikkatlice Yazılarımı satır satır inceliyordu. Y. Z. Ortaç … Çağatay Osmanlı Sözlük
taranmak — nsz 1) Tarama işi yapılmak Yünler yıkandıktan sonra tarandı. 2) Kendi başını taramak Bugün bu tarağımla taranmıştım. S. F. Abasıyanık 3) Dikkatlice bir şey aramak Kalkarlarken tütün kesesini kuşağına sokan İboş arandı, tarandı Ö. Seyfettin … Çağatay Osmanlı Sözlük
tepeden tırnağa süzmek — herhangi bir sebeple birine dikkatlice bakmak Önce onu tepeden tırnağa şöyle bir süzdü. A. İlhan … Çağatay Osmanlı Sözlük
LEHAZA — Gözucu ile bir şeye dikkatlice bakmak … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
MED — Uzatma, çekme. Yayma ve döşeme. * Çoğaltmak. * Bir şeye dikkatlice bakmak. * Nihayet, son. * Sönmek. Bir şeyi söndürmek. * Yardım etmek, mühlet vermek. * Yâr ve yâver olmak. * Tarlaya fışkı ve gübre dökmek. * Sel suyu … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
MÜDEBBİRÂNE — f. Müdebbir olana yakışır şekilde. Tedbirlice. Her işi önceden ayarlayarak, dikkatlice geleceği düşünerek … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
MÜTEYAKKIZÂNE — f. Uyanık ve dikkatlice, göz açıklığı ile … Yeni Lügat Türkçe Sözlük